Umutsuzca hıçkırarak ağlayan o küçük kız
Kaldırdı başını yukarıya
Bütün gücüyle haykırdı karanlığa
Gökyüzümü geri verin bana!
Balonlar uçuşuyormuş anlattığına göre
Bir kaç çocuğunda uçurtmaları karışıyormuş gökyüzünün beyazına
Öylesine maviymiş ki gökyüzü
Bir gün sıkılırsam kafamı kaldırıp gökyüzüne bakıyorum diyordu bana…
Ama bir şeyi hiç söylememişti,annesine bakıp ağlıyormuş oysa..
Ben hiç gökyüzünü görmedim,
Ben doğduğumda karanlıktı her yer
Ve doğduğumda uçurtma uçurmuyordu çocuklar
Mavi ve beyaz birbirine karışmıyordu baktığımda
Bir çığlıkla sıçradım bir kez daha
Gökyüzümü geri verin bana diye haykırdı bir çocuk daha
Derken bir ses bir ses daha
Ve bir silah sesi…
Bu kez anaların babaların çığlıkları yükseldi karanlığı delercesine
Yeter dedi bunca ana, yeter gökyüzünü geri verin bunca çocuğa!
Sahi gökyüzü, o da neydi?
Ve ardından bir silah sesi…
Gözlerimi kaparken pembe bir balon kırmızı bir uçurtma belirdi
Sessizce baktım, öylesine derindi ki gökyüzünün mavisi
Birden elim değdi sol yanıma
Bir gökyüzüne baktım birde elimdeki kana
Gökyüzünü, geri verdiler o çocuğa…
Onlar kimdi neden aydınlanmıştı her yer birden
Gökyüzü dedikleri bu şey neden bu kadar önemliydi
Neden kanıyordu benim sol yanım
Neden nefes alamıyordum ben!
Ve bir ses geldi, gökyüzümü geri verin diyen ses
Sadece ölürken aydınlanırmış çocukların gökyüzü
Bir annem öldüğünde görmüştüm gökyüzünü birde şimdi dedi
Ve ardından ekledi
İyice bak gökyüzüne, sen de oraya gideceksin şimdi
Tanrı içindeki çocuğa, gökyüzünü geri verdi…Umutsuzca hıçkırarak ağlayan o küçük kız
Kaldırdı başını yukarıya
Bütün gücüyle haykırdı karanlığa
Gökyüzümü geri verin bana!
Balonlar uçuşuyormuş anlattığına göre
Bir kaç çocuğunda uçurtmaları karışıyormuş gökyüzünün beyazına
Öylesine maviymiş ki gökyüzü
Bir gün sıkılırsam kafamı kaldırıp gökyüzüne bakıyorum diyordu bana…
Ama bir şeyi hiç söylememişti,annesine bakıp ağlıyormuş oysa..
Ben hiç gökyüzünü görmedim,
Ben doğduğumda karanlıktı her yer
Ve doğduğumda uçurtma uçurmuyordu çocuklar
Mavi ve beyaz birbirine karışmıyordu baktığımda
Bir çığlıkla sıçradım bir kez daha
Gökyüzümü geri verin bana diye haykırdı bir çocuk daha
Derken bir ses bir ses daha
Ve bir silah sesi…
Bu kez anaların babaların çığlıkları yükseldi karanlığı delercesine
Yeter dedi bunca ana, yeter gökyüzünü geri verin bunca çocuğa!
Sahi gökyüzü, o da neydi?
Ve ardından bir silah sesi…
Gözlerimi kaparken pembe bir balon kırmızı bir uçurtma belirdi
Sessizce baktım, öylesine derindi ki gökyüzünün mavisi
Birden elim değdi sol yanıma
Bir gökyüzüne baktım birde elimdeki kana
Gökyüzünü, geri verdiler o çocuğa…
Onlar kimdi neden aydınlanmıştı her yer birden
Gökyüzü dedikleri bu şey neden bu kadar önemliydi
Neden kanıyordu benim sol yanım
Neden nefes alamıyordum ben!
Ve bir ses geldi, gökyüzümü geri verin diyen ses
Sadece ölürken aydınlanırmış çocukların gökyüzü
Bir annem öldüğünde görmüştüm gökyüzünü birde şimdi dedi
Ve ardından ekledi
İyice bak gökyüzüne, sen de oraya gideceksin şimdi
Tanrı içindeki çocuğa, gökyüzünü geri verdi…